Huzursuzluk – Zülfü Livaneli
Türk edebiyatının en önemli isimlerinden biri olan Zülfü Livaneli’nin son eseri Huzursuzluk, konusu, üslubu ve dokunduÄŸu hassas noktalar ile okuyucuların favorileri arasındaki yerini alıyor. Livaneli’nin kült olmaya aday romanlarının çoÄŸunda olduÄŸu gibi Huzursuzluk da toplumsal gerçeklerden yola çıkılarak oluÅŸturulmuÅŸ bir hikayede, yazarın psikolojik izdüşümlerini taşıyor. Sanatın; toplumun yaralarına ve düşüncelerine ışık tutacak en temel araç olduÄŸunu savunan Zülfü Livaneli Huzursuzluk ile son yılların en öne çıkan sorunlarından biri olan savaÅŸ ve göç konularına deÄŸiniyor. Türkiye’nin farklı renklerinin aynı anda büyük bir ahenk içinde yaÅŸatıldığı Mardin kentinde baÅŸlayan Huzursuzluk, uzun araÅŸtırma ve sorgulamaların sonunda İstanbul’da son bulan, son derece farklı bir öyküyü anlatıyor. Savaşın acılarını oldukça açık bir biçimde ortaya koyan Livaneli, acının en sade halini, Anadolu insanının saflığını, doÄŸru bilinen yanlışları ve toplumda içselleÅŸtirip içinden çıkılamaz birer tabu haline gelmiÅŸ gelenek ve kuralları Huzursuzlık kitabı ile bir kez daha gözler önüne sererken, öz eleÅŸtiriyi farkındalık ile harmanlıyor. Bir yanda büyük savaÅŸlar sonucu ölen insanlar varken modern insanın ÅŸehir hayatı içinde kayboluÅŸunu da hikayenin merkezine yerleÅŸtirerek etkin bir çatışma yaratıyor. Mardin’de doÄŸup büyümüş olan İbrahim’in yıllarca memleketinden uzak kaldıktan sonra benliÄŸine yabancılaÅŸarak geçirdiÄŸi hayatının, eski bir arkadaşının ölüm haberini araÅŸtırmak üzere Mardin’e geri dönmesi üzerine deÄŸiÅŸmesinin konu edildiÄŸi kitapta; OrtadoÄŸu ve Mezopotamya topraklarının mistik havası hissediliyor. Geleneksel hikayelerin, geleneksel yaÅŸamların açık seçik ortaya koyulduÄŸu romanda fazla gelenekçi bir toplumun yanı sıra geleneklerinden fazlaca uzak kalmış insanların kaybolmuÅŸluÄŸu da bu mistik havaya eklenerek son derece etkili bir dil ile anlatılıyor. Özellikle OrtadoÄŸu’da yüzyıllardır devam eden kanlı çatışmaların esas nedenlerinden bahsedildiÄŸi, doÄŸunun ruhunun abartısız bir biçimde ortaya konduÄŸu bu romanda Livaneli, yine her kesimden insanın kalbine ve zihnine dokunacak cümleler kaleme alıyor. Bu önemli konuları ele alırken bilindik, sade ve akıcı üslubu sayesinde okuyucuya kendini öykünün içinde hissettirmeyi baÅŸarıyor. Toplum eleÅŸtirisinin yanı sıra Huzursuzluk kitabı; son yılların en önemli konusu haline gelen Suriyeli göçmenler ve onların yaÅŸam koÅŸullarına da bir parça ışık tutuyor. Suriye’de yaÅŸanan korkunç çatışmalardan kaçarak Türkiye topraklarına sığınan göçmenlerin; burada nasıl ÅŸartlarda kaldıkları, Türkiye’de nasıl karşılandıkları, yaÅŸadıkları zorlukları anlatan Livaneli, göçmenler ve diÄŸerleri olarak ayrım yapmak yerine konuya aslında birbirinden hiçbir farkı bulunmayan doÄŸu toplumu yönünde eÄŸilerek farklı ve aynı zamanda çok daha iÅŸlevsel bir bakış açısı getiriyor. Yazarın baÅŸarısı ve farkı da tam olarak yaratılan bu bakış açısı ile ortaya çıkıyor. Böylece Huzursuzluk toplumun yalnızca bir kesiminde deÄŸil bir bütün olarak yüreklerdeki yerini alıyor. Sanatı ile uzun yıllardır okuyucuyu büyülemeyi baÅŸaran Zülfü Livaneli Huzursuzluk romanı ile de akıllarda uzun yıllar yer edecek gibi duruyor. Akıcı anlatımı, sade ve abartıdan uzak üslubunun güzelliÄŸinin yanı sıra, okuyan herkese tanıdık gelecek insanların hikayesi olan Huzursuzluk, cevapsız kalmış tüm sorulara yanıt arayışı ile de okuyucu derinden yakalayarak içine çekiyor. Mardin’in mistik havası içinde bir masal diyarında hissettiren roman, gerçekçi yanı ile de okuyucuyu bu masal diyarından çok uzaklara götürüyor. Roman; en güzel masalların dillendirildiÄŸi taşından toprağından vazgeçilemeyen OrtadoÄŸu ile kanlı çatışmaların yaÅŸandığı, çocukların hayatını kaybettiÄŸi OrtadoÄŸu’yu aynı insanların öyküleri ile birleÅŸtiriyor. Korkunun, umudun, yaÅŸamın ve sevincin aynı anda yaÅŸandığı bu toprakların hikayesi olan Huzursuluk kitabı fiyatı, içeriÄŸi ve diÄŸer tüm özellikleri ile sizlerle buluÅŸarak kitaplıklardaki yerini alıyor.

Article Categories:
Genel